27 Eylül 2010 Pazartesi

Haydi Gülümse

Posted by Picasa

Solgun

Posted by Picasa

5 Mayıs 2010 Çarşamba

Hıdırellez

Posted by Picasa

Hıdırellez

Türk dünyasında kutlanan mevsimlik bayramlardan biridir. Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan Hıdırellez günü, Hızır ve İlyas’ın yeryüzünde buluştukları gün olduğu sayılarak kutlanmaktadır.[1] Hıdırellez günü, Gregoryen takvimi (Miladi takvimi)ne göre 6 Mayıs, eskiden kullanılan Rumi takvim olarak da bilinen Jülyen takvimine göre 23 Nisan günü olmaktadır. 6 Mayıs’tan başlayıp 4 Kasım’a kadar olan süre Hızır Günleri adıyla yaz mevsimini, 8 Kasım’dan 5 Mayıs’a kadar olan süre ise Kasım Günleri adıyla kış mevsimini oluşturmaktadır. Bu yüzden 5 Mayıs günü gecesi kış mevsiminin bitip sıcak yaz günlerinin başladığı anlamına gelmektedir. [2]
Hıdırellez'in UNESCO'nun 'İnsanlığın Somut Olmayan Kültür Mirası Listesi'ne alınması amacıyla 2010 yılında çalışmalar başlatılmıştır
Posted by Picasa

29 Nisan 2010 Perşembe

Palyaço



Güzel bir Turgut Uyar şiiri ilebaşlıyorum bu resmi anlatmaya
kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde
kaç kilo çekerdi yalnızlık
kaç kere ezildim altında
yaz yağmurlarının
belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahlarıher

sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk
hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize
kim sevmezdi çiçekleri filan
“ben sevmezdim” dedim, “yalan” dedi

bunu palyaço söyledi,
palyaço söyledi ben yazdım
yazdım, yazmasam ağlayacaktım
Posted by Picasa

Mutlulugun Tarifi

Malzemesi:
1 adet lekesiz gönül.
1 adet açık yürek.
500 gram güler yüz.
250 gram tatlı dil.
100 gram hürmet.
1 çorba kaşığı sevgi.
1 çay kaşığı hoşgörü.
1 su bardağı iyi niyet.
1 tutam samimiyet.
1 Ölçek dürüstlük.
Göz kararı saygı.

Hazırlanışı: Gönülü duygu tasına atıp güler yüz ile karıştır. Ağzında yumuşattığın tatlı dili üzerine ilave ederken, sevgi ve saygıyı ince ince üzerine ekle. Hürmet, iyi niyet ve hoşgörüden meydana gelen şurubu da buna kat. Samimiyet ölçüsünde parçalara bölerek dürüstçe hayata diz ve yüreğinde pişmesini bekle. Yüreğinde pişirdiğin bu sevgi tatlısını karnın acıkınca değil, ruhun acıkınca ye. Mutluluk sizin olsun.

Yada Küçük bir gülümseme :)
Posted by Picasa

27 Nisan 2010 Salı

Posted by Picasa

25 Nisan 2010 Pazar

Taş Köprü



Beyşehirin Adeta Simgesi Haline Gelmiş Taş Köprü.
Anadolu-Bağdat demiryolu inşaat şirketi namına Holzman'ın edüterine dayanarak Anadolu. Osmanlı Demiryolu Ortaklığına 1907'de ihale edilir. Yapımı da 1908-1914 yıllan arasında tamamlanır ve 850000 altına mal olur. Osmanlı Devleti'nin kurduğu ilk sulama projesidir. Köprü aynı zamanda baraj görevi de yapar. Kuzey güney yönünde uzanmış olup, 15 tane gözü vardır. Göze hoş gelen bir yapı olup, oldukça dayanıklıdır. Yeni köprünün 1997'de açılması üzerine taş köprü taşıt trafiğine kapatılmıştır. Regülatörden Çarşamba Çayına dökülen sular, 216 km civarında bir mesafe kat ederek Konya Ovası'na ulaşır. Kanal vasıtasıyla gölden ortalama 500 milyon m3 su alınmakta olup, bu suyla 70000 hektar arazı sulanmaktadır. Ne var ki, Çarşamba Kanalı ve Apa Barajı'ndaki su kayıpları da çok ciddi boyutlardadır.
Posted by Picasa
Düs Bu Ya !!!!
Tutundum ucurtmanın uçurtmamın kuyruguna, götür dedim, beni nereye istersen... Dogdugum yere dedi. Şimdi kapat gözlerini ve seni götürdügü yere git


Posted by Picasa

Ucmanın Hayali

Posted by Picasa

Beyşehirden


24 Nisan 2010 Cumartesi:

Beyşehire Fotograf çekmek için çıktıgım ilk gün göl kenarına gittigimde Bursadan gelmiş 40 Tane fotografcı ile karşılaşıyorum ve onlarla 4 saat boyunca fotograf çektikten sonra güneşin batışını fotograflama için beklemeye başlıyoruz. Bulutlar bize günün kızıllıgını göstermemekte ısrarlı. Güneşin batışını bulutlar yüzünden fotograflayamadık